T. Ziya Ergunel
Elif-Bâ’yı Unutunca
“Bir elif bul mekteb-i irfânda evvel bâ’yı sor
Kad-hamîde eyleyip râ gibi andan bâ’yı sor.” (İsmail Hakkı Bursevî)
[İrfan mektebinde bir elif bul, (ona) önce bâ harfini sor. Sonra (onun karşısında) râ (harfi) gibi eğilip
bâ’yı (bir daha) sor.]
Fatiha suresine “Ümm’ül-Kur’an” veya “Esâs’ül-Kur’an” da denir. Fatiha’nın Kur’an-ı Kerim’deki bütün mesajların nüvesi, tohumu, özeti olduğu anlatılmak istenir böylece. Maksat, bu kadar kısa bir surenin mana genişliğine dikkat çekmek, derinliğine vakıf olmaları için insanları teşvik etmektir. Bu da Fatiha’nın tefsiri hükmündeki Kur’an’ın tamamını okuyup anlamayı gerektirir. Dolayısıyla “Madem Fatiha Kur’an’ın özüdür, öyleyse geri kalan kısmını bilmesek de olur” gibi bir tutumu asla meşrulaştırmaz.